Proje Manifestosu

Hepimiz şehrin karmaşasından uzaklaşmak ve doğayla yeniden temasa geçmek istiyoruz ama hayat buna izin vermiyor, bizi belli bir şekilde yaşamaya zorluyor.

Yaşam alanlarımızı bir akşamdan diğerine uğradığımız meskenlere dönüştüren biz değiliz, hayatın ta kendisi! Bir geliştirici olarak, dünyanın şimdi nasıl olduğunu düşünerek her proje için yeni fikirler üretiyoruz.

Evler değil, yeni yaşam alanları yaratıyoruz. Öncelikle ekip olarak ortak hayallerimizi ve hayattan ne beklediğimizi konuşuyor, her şeyi masaya yatırıyoruz. Yaşam alanlarımızı yaratırken projelerimiz alışılmışın çok ötesine geçiyor. Bizim için bir ev barınak ihtiyacını karşılamaktan çok daha fazlasını yapmalıdır! Gece gündüz çalışıyoruz, bu nedenle tüm projelerimiz en ince ayrıntısına kadar bir tasarım harikası.

Dünyayı ve teknolojiyi takip ediyoruz. Okuyoruz, araştırıyoruz, deneyimliyoruz ve uyguluyoruz. Çocuklarımız var, sevdiğimiz şeyler var ve sevmediğimiz şeyler var! Tıpkı senin gibi! Sizin gibi düşünmeye, sizinle empati kurmaya çalışıyoruz... Örneğin, küçüklerimizin sabahın erken saatlerinde karanlıkta, iyi bir anaokuluna gitmek için uzaklara gitmelerini istemiyoruz. Ayaklarımızın altında gerçek dünyayı hissetmek için Pazar günlerini beklemek zorunda kalmak istemiyoruz. Ya da doğayı görmek için tatili bekleyin… Biz de sizin gibi dar alanlarımızdan bunalıyoruz. Yan komşularımızı görmeden aylar hatta yıllar geçmesini istemiyoruz. Hayatta sadece “Merhaba” demekten çok daha fazlası olduğunu biliyoruz. Hayatı paylaşabilmek ve her şeye yakın olabilmek!

Gelecek nesillerin de aynı dürtüyle yetişmesini istiyoruz. Project Fairytale'i yaratırken ihtiyaçlarınızı, yeni bir hayattan ne istediğinizi ve tabii ki çocuklarınızı düşündük. Şehirden ayrılmadan sizi doğaya bağlayabilecek bir peri masalı olsun istedik! Her adımda lüksü hissettirecek bir peri masalı; uyandığınız her sabah, şimdiye kadar yaşadığınız en uzun tatilin sabahına dönüşecek; bu size her gün huzur verir. Bu peri masalında gezinmeye başlamadan önce bilin ki proje ile eşsiz bir geleceği kutluyoruz. Çekmeköy'de çekiciliğinin bir kısmı, doğasının eşsiz dokusu olup, coğrafyasına özgü 17 endemik bitki türü bulunmaktadır.

Bu bitkiler Çekmeköy'ün doğasını özel kılıyor. Endemik bir yaşamda, çoğunlukla yeşil alanlarda; proje yeşil rüyaları çözüyor ve huzuru yeniden tanımlıyor. Gökyüzündeki rengarenk uçurtmalar kadar özgür hissedin Bir hektar çam ormanı yılda 30-40 ton toz çeker. Çam ormanlarıyla çevrili Çekmeköy, ağaçsız bir yapıya göre %99 daha az tozlu hava sunuyor. Yetişmiş bir çam ağacı her gün bin kişiye yetecek oksijen üretir ve Çekmeköy'ün çam ormanlarında özgürce nefes alırsınız, gerçekten...

Doğanın döngüleri etrafınızda ilerlerken, özel bahçeli lüks teraslı evlerde yaşayacağınız projelerde %99 daha temiz havanın ferahlığını hissedeceksiniz. Yıldızlara ip bağla, hayallerine sallan Proje, geniş avlusu ve eşsiz sosyal donatılarıyla alışılmışın kalıplarını kırıyor. Oyun alanları, açık hava spor tesisleri, bisiklet parkurları ve açık havuzlar ile yeşilin ortasında çocukların kahkahaları muhteşem bir gerçeğe dönüşüyor.

Sosyal alanlar
Yürüyüş ve bisiklet parkurları
Açık Havuzlar İstediğiniz zaman etrafınızdaki tarlalarda huzuru bulun...
Projeden Kuzey Marmara Otoyolu bağlantı yolu ile aşağıdakilere doğrudan erişim:

• Yavuz Sultan Selim Köprüsü
• Fatih Sultan Mehmet Köprüsü
• Levent • Maslak • İstanbul Havalimanı
• Projeden • Kuzey Marmara Otoyolu Bağlantı Yolu 3,2 km
• Şile Otoyolu 2 km • M8 Bostancı Dudullu Metro İstasyonu 4,4 km
• M5 Üsküdar – Sultanbeyli Metro İstasyonu 4,9 km • Ataşehir Finans Merkezi 9,5 km
• Sabiha Gökçen Havalimanı 27 km • Buyaka Alışveriş Merkezi 7,8 km • IKEA 7,7 km

Doğal ahşap görünümlü bir cephe, tabandan tavana cam ve kompozit paneller ile proje, yaşamdan beklediğiniz gibi lüks, modern bir kurgu ve eşsiz bir tavrı bir araya getiriyor. Her biri 4 ila 6 konuttan oluşan 10 blok, 260 m2'ye varan özel bahçeler ve geniş teraslar sizi bekliyor.